27 Nisan 2012 Cuma

Hazin Zaman

Bir zaman yaşanmış güzelliklerin, insanın içinde sızlayacakları mevsimi bekleyen sinsi yaralara dönüşmesi ne hazin!

9 Kasım 2011 Çarşamba

Hazin Geceler

Issız korkular içinde boğulan,
Susuz gecelerimdi beni sana bağlayan.
Öyle bir duygu ki bu, yüreğimi dağlayan,
Hıçkırıklara gebe olmuş sana hazin gardiyan.

İçki kokan sözlerin değilmi, beni sana bağlayan
Özleminle yanıp, tutuşurken,
Uğruna ölmeyi göze alan.
Karanlığa gizlenmiş, aşikar ellerim.

Vuslat edilmiş kor gibi yanan yüreğim
Adına inciler dizmiş, kömür gözlü sevdiğim.
Uğruna akıttığım gözyaşı,
Yosunlaşmış gözbebeğim.

Yamalı kalbime akıtıyorum sevgini.
Mavilikler umut ediyorum sana gözleri nemli.
Hazin gecelere esir bırakıyorum,
Sensiz çaresiz bu yüreği.

6 Ekim 2011 Perşembe

Hazin Gece ve Mutlu Son

Ümitsizlik batağında sahte kurtuluşlara mahkum oldu şehir,
Kalpler kustu kirini iğrendi kaldırımlar.

Kapıları kapandı, perdeleri örtüldü,
Işıkları söndü, gözlerini yumdu şehir.
Gece çaresiz, gece hazin, gece ürperir.

Tükenişle dirilişin sınırında kıvranırken asrın sancısı,
Geceye muştu verir aydınlığın habercisi.

Gökkubbenin merhameti yankılanınca şehirde,
Vicdanlar insafa gelir de temizler kaldırım lekesini, seherlerle birlikte.

Aydınlığa kavuşur şehir, gönüller huzura gelir,
Huzurla dolsun cihan diye.

Sonra pişmanlıklar yücelere el verir,
Yücelere dil verir, yücelere gönül verir.

Şükürler salınır şehirlerden, yücelere hediye.

2 Eylül 2011 Cuma

Hazin Veda

Hazin vedalara yazdım adını sen gittikten sonra zalim ayrılıklara.
Yaşlı gözlerle bakıyorum şimdi senle geçen yaşanmışlıklara.
Bir hüzün kaplıyor şimdi bedenimi sorma gitsin.
Aslında ne kadar da çok sevmiştim seni oysa.

Dışarda güneş var hava sıcak.
Benimse yüreğime kar yağıyor çığ düşüyor sanki bedenime toroslardan.
Her yanım buz tutmuş ısınamadım üşüyorum inan.
Sensizlik ölüm gibi yalnız ve soğuk.
Sevmeyi sen öğretmiştinya hadi kolaysa unutmayıda öğret.
Senden tek öğrenmek istemediğim şey zalim ayrılıktı oysa.

Yüreğim şimdi paramparça kalbim kanıyor.
Gözlerimde zindan geceler senli düşlerim idam ediliyor.
Prangalar takılmış geleceğime hayallerim sürgünde.
Vurgun yemiş gönlüm yaralı uykular haram gözlerime.

Senden sonra sabahlarımda olmadı güneş bugünde doğmadı.
Bak yok gecemde parlayan yıldızlar ay bile solgun duruyor gökyüzünde.
Sen gittikten sonra yeşermiyor dallarım çiçek açmıyor.
Çatlamış toprağım yağmur yağmıyor.
Kanadı kırılmış tüm kuşların hiçbiri uçmuyor.
Güllerde kokmuyor hepsi solmuş.
Sensiz hiçbirşeyin tadı yok sanki zaman durmuş.

Ben anladım canım seni baksana.
Ne bir haber var ne selam senden bunca yıl olmuş.
Biliyorum faydasız bu feryat bu haykırış.
Şimdi hüzün işgalinde yüreğim savunmasız ve yaralı.
Bense hazin vedalara zalim ayrılıklara çoktan yazmışım adını...

2 Ağustos 2011 Salı

Hazin Kurallar

Kurgusu değişince hayatın,
Şirin görünür ölüm; bu kuraldır.
Sanırım ki korkumuzdan,
Öyle bir duruma düşmüşüz.

Düşler bile düz, mâcerasız;
Duygular nehri mecrâsız.
Yürek vadisi nehirsiz,
Zehirsiz ve panzehirsiz.

Bir ömür, sözde özgür.
Coşkudan uzak ve yavan.
Gök yerine bir basık tavan,
Güneş yerine bir kandil.

Bunun farkına varılınca,
Arkada tek geçit, bin menzil.
Önümüzde yolun sonu görünür;
Bu da kuraldır.